1984’ün yetimleri gibi...

Elizabet

Administrator
Yönetici
Katılım
Ocak 16, 2025
Mesajlar
145,715
Tepkime puanı
0
Geçen hafta MSNBC’de yayımlanan Rachel Maddow Show’da duyduğum ve hâlâ inanmakta zorlandığım bir haber var. Kısaca özetlemeye çalışayım:

6 Ağustos 1945 tarihinde Hiroşima’ya atom bombasını atan uçağın pilotu, Paul Tibbets’tı. İlkokul çağında izlediğim bir filmde, Paul Tibbets’ın B-29 bombardıman uçağına nasıl ad verdiğini gördüğümü anımsıyorum. Tibbets, uçağa ölmüş olan annesinin adını veriyordu: Enola Gay.

Tarihin en korkunç katliamlarından birinin silahı olarak kullanılan uçak, 2. Savaş’tan sonra da birçok nükleer bomba testinde Tibbets’ın görev aracı oldu. Bizim için kan kırmızısının ve ölüm karanlığının simgesi olan Enola Gay, Amerikan tarihinin gurur verici bir parçası olarak, 1980’den bu yana Washington’daki Ulusal Havacılık ve Uzay Müzesi’nde sergileniyor.

İnternette kısa bir araştırmayla, Paul Tibbets ve Enola Gay’in pek çok fotoğrafına ulaşmanız mümkün. Uçarken, pistteyken, Tibbets’la, uçuş ekibiyle, tek başına... Bu yazıya eşlik eden fotoğraf da onlardan biri. Ama, Rachel Maddow’un anlattığına göre, bu fotoğrafın ve benzerlerinin internetten silinmesi için bir çalışma yürütülüyor.

ABD’nin en büyük basın-yayın organları, yüzyıllardır ‘Meksika Körfezi’ olarak bilinen ve 2025’ten önce basılmış tüm haritalarda da öyle tanımlanan coğrafi oluşumun adını çok ciddi psikopatolojik eğilimler gösteren ‘başgan’ın emriyle ‘Amerika Körfezi’ diye yazarken, rasyonalist bir direniş göstererek bölgeden hep gerçek adıyla söz eden ve bu yüzden artık Ak-saray’a alınmayan Associated Press’in haberine göre, Savunma Bakanlığı, içinde bu fotoğrafın da bulunduğu 26 bin fotoğraf ve internet sayfasının silinmesi için bir liste oluşturmuş.

Neden?

Çünkü Trump yönetimi, ‘farklılık, ‘eşitlik’ gibi sözcüklere ambargo koyarken, ‘gay’likle ilgili her şeyi de yasaklamaya çalışıyor! ‘Turunç başgan’ın kanun hükmünde kararnamelerinden yola çıkan Savunma Bakanlığı yetkilileri, büyük olasılıkla arama penceresine ‘gay’ yazıp, ortaya çıkan tüm verileri ‘silinecekler listesi’ne kaydediyor!

1984un-yetimleri-gibi.jpg


∗∗∗

Etimoloji sözlüklerine göre kökeni 14. yüzyıla kadar giden ‘gay’ sözcüğü “süslü ve gösterişli giyinen, ışıltılı, neşeli, umursamaz” anlamlarına geliyor. ‘Eşcinsel birey’ anlamında kullanımının yaygınlaşması ise, 1940larda yayımlanan bir psikiyatri dergisiyle başlıyor. Bulduğum kaynağa göre, eşcinsel argosunda rastlanıyor olsa da genelde pek kullanılmayan sözcükle ilk kez şöyle karşılaşıyoruz: “A.Z., terhis olduktan sonra bir süre evde yaşadı. Çiftlikte mutlu değildi; eşcinsel bir toplulukla ilişki kurduğu, ‘gay’ olduğu ve kadın kıyafetleri giyip makyaj yapabildiği batıdaki bir şehre gitti.” (Rorschach Research Exchange and Journal of Projective Techniques, Vol. 11, 1947)

Bugün ‘gay’ sözcüğünün nasıl bir canlılık, ışıltı ve neşe anlamı içerdiğini en iyi görebileceğiniz yerler 8 Mart ve Onur Haftası yürüyüşleridir. Ama bu renkli sözcüğün, büyük olasılıkla küresel düzeyde bilinen LGBTİ+ kısaltmasında kullanılmasından dolayı, homofobikler için ‘homoseksüel’, ‘eşcinsel’ gibi sözcüklerden daha tehditkar bir havası var. Rachel Maddow, 2000’lerde sağcı bir haber sitesinin yaptığı çok tuhaf ve saçma bir şeyden söz ediyor: Bu site, altın madalya ve rekor sahibi ABD’li atlet Tyson Gay’in soyadını mümkün olduğunca kullanmamaya çalışıyor, adamın haberlerini ‘Tyson Homosexual’ diye veriyormuş! Associated Press’ten aldıkları bir haberde ‘gay’i nasıl değiştirdiklerinin görüntüsü bile var: “Tyson Homoseksüel, ABD olimpik atletizm seçmelerinde 100 metre yarı finalini kolayca kazandı.”

İşte tarihin böyle acayip bir dönemindeyiz: Neo-faşist homofobik ‘başgan’lar ve ekipleri, bizi götürüp yine 1984’teki Gerçek Bakanlığı’nın kapısına bırakıyor...
 
Üst