ABD basını: 'Türk savunma şirketleri Sudan iç savaşını körükledi'

Elizabet

Administrator
Yönetici
Katılım
Ocak 16, 2025
Mesajlar
330,062
Tepkime puanı
0
Sudan'da uzun süredir devam eden iç savaş, Rusya, İran ve en önemlisi Birleşik Arap Emirlikleri de dahil olmak üzere yabancı güçler arasında büyük bir vekalet savaşına dönüşmüştü. Türkiye'nin buradaki rolüyse uluslararası alanda büyük ölçüde göz ardı edildi.

Türk savunma firması Baykar'ın, 22 ay süren ve Birleşmiş Milletler'in dünyanın en kötü insani felaketi olarak adlandırdığı Sudan iç savaşını gizlice nasıl körüklediği ABD medyası tarafından ortaya çıkarıldı.

Baykar'ın ülkedeki faaliyetleri, ABD'li The Washington Post gazetesinin eline geçen telefon kayıtları, ticaret kayıtları ve uydu verileri kullanılarak doğrulanan bir dizi kısa mesaj ve telefon dinlemesi, fotoğraf ve video, silah belgeleri ve diğer mali kayıtlarla yakalandı.

Kayıtlar, Türkiye'nin savunma sanayisinin çatışmanın her iki tarafında nasıl ilişkiler kurduğunu da gösteriyor.

Baykar'ın Sudan'a silah sevkiyatları​


Gazetenin incelediği sözleşme ve sertifikalara göre, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın damadı Selçuk Bayraktar'ın ortak sahibi olduğu Baykar, geçtiğimiz yıl Sudan ordusuna en az 120 milyon dolar değerinde silah gönderdi. Gönderilen silahlar arasında sekiz adet imzalı TB2 insansız hava aracı ve yüzlerce savaş başlığı var.

Bulgular ayrıca bölgesel hükümetler arasında savaş ganimetleri konusunda rekabetin yoğunlaştığını gösteriyor. Şirket belgeleri gösteriyor ki, Baykar yöneticileri, İHA satışından sonraki görüşmeler sırasında meslektaşlarına, Sudan ordusundaki liderlerin Türk firmalarına bakır, altın ve gümüş madenlerine erişim sağlamayı düşündüklerini ifade ediyor.

Sudan'daki savaş alanında Türk silahlarının varlığı daha önce biliniyordu. Ancak buna ilişkin daha önce bu kadar ayrıntı ortaya çıkmamıştı. Anlaşmayı kimin arabuluculuk ettiği, sevkiyatların kapsamı ve uluslararası yaptırımlar ağına rağmen aktif bir çatışma bölgesine nasıl teslim edildiği belgelerde gösteriliyor. Belgeler ayrıca Sudan yetkililerinin askeri yardım karşılığında yabancı şirketlere teklif ettiği teşvikleri de ayrıntılı olarak açıklıyor.

Baykar'ın Sudan ordusuna yaptığı sevkiyatlar, Türk şirketlerinin ABD ve Avrupa Birliği'nin Sudan'a silah sevkiyatı yapan ülkelere dönük öngördüğü yaptırımları ihlal ettiğini ve Afrika genelindeki nüfuzlarını derinleştirme çabalarında yaptırım risklerini göze aldığını da gösteriyor.

İki şirket üzerinden iki tarafa da gizli sevkiyat​


Bu ifşalar, Erdoğan için hassas bir zamanda geldi. Son zamanlarda Kiev ile Trump yönetimi arasındaki zayıf ilişkiler ortasında Rusya ile Ukrayna arasında barış görüşmelerine ev sahipliği yapmayı teklif eden Erdoğan, İran'la gerilim pahasına Irak ve Suriye'de de nüfuzunu derinleştirmeye çalışıyor.

Erdoğan ayrıca Türkiye'nin istikrarsız Afrika Boynuzu'ndaki askeri ve diplomatik bağlarını genişletmek için çalışıyor. Sudan ordusuyla müttefik olan ve BAE tarafından karşı çıkılan Müslüman Kardeşler siyasi hareketini destekliyor.

Resmi bir açıklamaya göre, Erdoğan 13 Aralık'ta Sudan'ın askeri şefi General Abdülfettah el Burhan ile yaptığı bir görüşmede "Sudan ile Birleşik Arap Emirlikleri arasındaki anlaşmazlıkları çözmek için devreye girmeyi" teklif etmişti.

Ancak bulgular, Ankara'nın kendisini kamuoyunda arabulucu olarak konumlandırırken, hükümet bağları olan Türk savunma müteahhitlerinin her iki tarafla da etkileşimde olduğunu gösteriyor.

Baykar, Sudan ordusuyla silah anlaşmasını müzakere ederken, ikinci bir Türk silah şirketi olan Arca Savunma, savaşın diğer tarafında olan Hızlı Destek Güçleri'nden (RSF) üst düzey bir isim ile kapsamlı bir temas halindeydi.

Şirket yetkilileri yalanlıyor​


Telefon görüşmelerinde ve diğer yazışmalarda, bir Arca yöneticisi RSF için silah tedarikinden sorumlu olan ve liderinin kardeşi olan Algoney Hamdan Daglo Musa ile silah satışlarını görüşüyor. Pentagon'un bir yüklenicisi olan Arca'nın RSF'ye silah sağlayıp sağlamadığı ise belirlenemedi.

Gazetenin iletişime geçtiği Arca yöneticisi, şirketin RSF'ye hiçbir zaman silah satmadığını söylerken, Musa ile temasları hakkında soruları yanıtlamadı. RSF danışmanı Muhammed Almuhtar ise, görüşmelerden haberi olmadığını ifade etti. Almuhtar, grubun Türkiye'den hiçbir zaman silah almadığını ancak Ankara'daki hükümetle iyi ilişkileri olduğunu ekledi.

Washington'daki Türk Büyükelçiliği'nden bir yetkiliyse, gazeteye yaptığı yazılı açıklamada, "Sudan'a yapılan dış müdahalenin sonuçlarına tanık olan Türkiye, çatışmanın başından itibaren taraflara herhangi bir askeri destek sağlamaktan kaçındı" dedi.

Ele geçirilen mesajlardaki detaylar​


Baykar ile Sudan ordusunun Savunma Sanayi Sistemi (DIS) olarak bilinen tedarik ajansı arasındaki 120 milyon dolarlık sözleşme, ABD Hazine Bakanlığı'nın DIS'e yaptırım uygulamasından beş ay sonra, 16 Kasım 2023 tarihliydi.

Sözleşme 600 savaş başlığı, altı TB2 insansız hava aracı ve üç yer kontrol istasyonu içeriyordu ve 48 personelin silahları teslim edeceğine ve "ülke içi teknik destek" sağlayacağı taahhüdü veriyordu. Mesajlar, Ekim ayında iki ek İHA'nın teslim edildiğini ve silah sevkiyatlarının Kasım ayına kadar devam ettiğini gösteriyor. Sözleşme, DIS genel müdürü Mirhani İdris Suleyman tarafından imzalandı, daha sonra Washington tarafından "savaşın vahşetini ve ölçeğini körükleyen silah anlaşmalarının merkezinde yer aldığı" gerekçesiyle kişisel olarak yaptırıma uğradı.

Baykar yöneticileri arasındaki mesajlara göre, ilk mühimmatlar Ağustos 2024'te Sudan'ın doğu kıyısındaki Kızıldeniz şehri Port Sudan'a uçakla ulaştı. Mesajlar, son uçuşun 15 Eylül'de gerçekleştiğini gösteriyor. ABD'li gazete, aramalarda belirtilenlerle paralel uçuşlardan ikisini belirlemek için kamuya açık havacılık verilerini kullandı. Her ikisi de Mali'nin başkenti Bamako'dan geçiyordu ve 2023'te "Rusya'nın savaş makinesi"nin bir parçası olduğu gerekçesiyle ABD tarafından yaptırım uygulanacak özel bir havayolu olan Aviacon Zitotrans tarafından yönetiliyordu.

Mesajlaşmalara göre, Baykar'ın orta düzey çalışanı olan Özkan Çakır, her sevkiyattan sonra, şirketin iş başkan yardımcısı Eşref Evliyaoğlu'na uçağın geldiğini ve Sudan'ın başkenti Hartum'un kuzeyinde askeri üslerin bulunduğu Shendi ve Atbara kasabalarına yönlendirileceğini bildirdi.

Çakır, 8 Eylül'de Evliyaoğlu'na Burhan'la birlikte çekilmiş bir fotoğrafını gönderdi. İkisi Sudan bayraklarıyla çevriliydi; mermer masaların üzerinde altın rengi mendil kutuları vardı. Önümüzdeki hafta patronuna, askeri komuta merkezinin içinden telefonuyla çektiği anlaşılan İHA saldırılarının videolarını gönderecekti.

'Türkiye en çok destekleyen ülke haline geldi'​


Sudanlı yetkililer, Baykar temsilcilerine 9 Eylül'deki bir toplantıda, görüşmeleri anlatan bir Baykar dahili belgesine göre, “Bu hamleyle Türkiye, onları en çok destekleyen ülke haline geldi” dedi.

Belgede, Sudan hükümetinin “Ebu Amama limanının inşasını ve yönetimini” Türk şirketlerine vermek istediği, “aksi takdirde Ruslara verileceği” söylendi. BAE daha önce limanı yönetmek için 6 milyar dolarlık bir anlaşma imzalamıştı ancak anlaşma, Abu Dabi'nin RSF'ye verdiği destek nedeniyle ordu tarafından iptal edildi.

Sudanlı yetkililer ticari anlaşma için ilgi gösterdi​


Baykar'ın toplantı özetine göre, Sudanlı yetkililer ayrıca ülkenin bakır, altın ve gümüş rezervlerini çıkarmak ve "Türk şirketlerine balıkçılık ve balık işleme tesisleri için lisans vermek" için Türkiye ile çalışma konusunda ilgi gösterdi.

RSF danışmanı Elmuhtar ise, grubun Sudan ordusunun TB2 insansız hava araçlarını aldığında Türk dışişleri bakanlığından bilgi istediğini ve bunların ordunun son kazanımlarında etkili olduğunu ifade etti.

Elmuhtar, dışişleri bakanlığı için "Bunların Türkiye'den gelmediğini söylediler. Belki de bunları satın alan başka bir ülkeden gelmiş olabilirler. Kim olduğunu söylemediler" diye konuştu.

Samimi mesajlaşmalar​


RSF liderinin küçük kardeşi Musa, Ekim ayında Biden yönetimi tarafından "Sudan'daki savaşı sürdürmek için silah tedarik etme çabalarına öncülük ettiği" gerekçesiyle yaptırıma uğramıştı.

Washington Post tarafından incelenen iletişimlere göre, Musa önceki aylarda RSF'nin Türkiye ile bağlarını güçlendirmeye çalıştı ve Arca yöneticisi Özgür Rodoplu ile sık sık görüştü.

Kayıtlar, Baykar'a göre daha yeni bir şirket olan Arca'nın Musa'yla yaptığı konuşmaların genellikle sıcak ve ayrıntılı olduğunu ortaya koyuyor.

Gazete, ayrıca Arca ile Washington'ın soykırım ve etnik temizlikle suçladığı RSF'nin kıdemli üyesi arasındaki temaslar, Erdoğan'ın ABD-Türkiye ilişkilerini zorlayabileceğine de dikkat çekti. Pentagon, 2024'te Arca'dan 116 bin mermi mühimmat satın almıştı.
 
Üst