Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Uçum: Yeni anayasa 2023 ruhuna sahip olmalı

Elizabet

Administrator
Yönetici
Katılım
Ocak 16, 2025
Mesajlar
330,289
Tepkime puanı
0
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, "yeni anayasa" tartışmasına ilişkin açıklamada bulundu.

Uçum, "Türkiye'nin layık olduğu sivil, demokratik, özgürlükçü, kapsayıcı yeni anayasanın temel referanslarının ve ruhunun, mevcut anayasal birikimden çıkmayacağını" savundu.

"Cumhuriyet, Üniter Yapı, Laiklik, Hukuk Devleti, Demokrasi ve Başkanlık Sistemi'ni Türkiye'nin bağımsızlık mücadelesinin ve anayasal birikiminin kazanımları" olarak tanımlayan Uçum, "Yeni anayasa da elbette bu kurucu ilkeler ile kazanımları esas almalı ve güçlendirmelidir" dedi.

'2023 ruhuna sahip yeni bir anayasa' paylaşımı​


Uçum, sosyal medya üzerinden yayımladığı "2023 ruhuna sahip yeni bir anayasa" başlıklı açıklamada, 1921 Anayasasını "kurtuluşun", 1924 Anayasasını ise "kuruluşun" kilometre taşı olarak nitelendirdi.

"Darbe ürünü 1961 Anayasası ile halen yürürlükte olan yine darbe ürünü 1982 Anayasası da anayasal tarihe eklenmiştir" ifadelerini kullanan Uçum, Türkiye'nin anayasa tarihi açısından 1868 Anayasasının anılabileceğini, hatta 1856 tarihli Islahat Fermanı, 1839 tarihli Tanzimat Fermanı ve 1808 tarihli Sened-i İttifak'ın da dikkate alındığını söyledi.

Uçum, tüm bu metinlerin Türkiye'nin anayasa tarihinde olumlu yanlarının yanı sıra "batıcılıktan etkilenen ve darbecilikten kaynaklanan olumsuz yönlerinin" de olduğunu ifade etti ve "Yani tarihsel olarak anayasal müktesebatımız her yönüyle güçlüdür" dedi.

'Yeni anayasa kurucu ilkeler ile kazanımları esas almalı ve güçlendirmelidir'​


Uçum, "Cumhuriyet’in yüzüncü yılı tamamlanmışken ülkemizin layık olduğu sivil, demokratik, özgürlükçü, kapsayıcı yeni anayasanın temel referanslarının ve ruhunun, devamlılığı sağlayan kurucu ilkeler hariç, bu anayasal birikimimizden çıkmayacağının da altını çizmek gerekir" dedi.

Uçum, bahse konu anayasalardan "kurucu ilkeleri korumak dışında yeni bir anayasa için belirleyici seviyede esin almanın hem mümkün hem de uygun olmadığını" savundu.

Tarihsel birikimden faydalanmanın önemli olduğunu belirten Uçum, "Fakat bu birikimin günümüze taşınan kazanımlarını ve kurucu ilkelerini korumak, eksikleri ve hatalarından ise ders almak yaklaşımı doğru olandır" değerlendirmesinde bulundu.

"Cumhuriyet, Üniter Yapı, Laiklik, Hukuk Devleti, Demokrasi ve Başkanlık Sistemi'ni Türkiye'nin bağımısızlık mücadelesinin ve anayasal birikiminin kazanımları" olarak tanımlayan Uçum, "Yeni anayasa da elbette bu kurucu ilkeler ile kazanımları esas almalı ve güçlendirmelidir" dedi.

'Yeni anayasa 2023 ruhuna sahip olmalı'​


Uçum açıklamasını şu ifadelerle noktaladı:

"Yeni anayasanın bu bakış açısıyla ele alındığında; tüm kurucu ilkelerimizi ve kazanımlarımızı koruyacak, sistemsel uyumu ve iç tutarlılığı sağlayacak, çağa uygun hak ve özgürlükler düzeniyle yeni kazanımlar getirecek bir içeriğe sahip olması beklenir, öyle olacağına da şüphe yoktur.

Ayrıca yeni anayasanın Türk Milleti, Türk Vatandaşlığı, Devletin Dili yani resmi dil Türkçe üzerinden tartışma açarak Türkiye’yi bölme hedefli emperyalist projelere karşı mevcut güvenceleri koruyacağı ve güçlendireceği de kesindir.

Sonuç olarak yeni anayasanın ruhu ne 1921 ne 1924’tür. Yeni anayasa 2023 ruhuna sahip olmalıdır ve Cumhuriyetimizin yüzüncü yılının timsali olarak görülmelidir. 2053 ve 2071 vizyonlarımıza uygun olarak geleceği de kucaklayan bir felsefeyle hazırlanmalıdır."


 
Üst