Diyanet’e tahsis edilmişti: Gözcü Baba arazisinin tahsisine iptal başvurusu

Elizabet

Administrator
Yönetici
Katılım
Ocak 16, 2025
Mesajlar
328,033
Tepkime puanı
0
HABER MERKEZİ

Alevi Düşünce Ocağı Derneği (ADO), Alevi Bektaşi Kültür Enstitüsü – Almanya( ABK) ve Anadolu Alevi Canlar Federasyonu (AACF) adına İstanbul Vakıflar İkinci Bölge Müdürlüğü’ne yapılan itirazda İstanbul Kadıköy Merdivenköy Mahallesi’nde 3029 m2’lik taşınmazın Vakıflar Genel Müdürlüğü adına kayıtlı olduğu, burada Gözcü Baba Türbesi ve haziresinin bulunduğu belirtildi.

Taşınmazın Diyanet İşleri Başkanlığı’na tahsisinin iptali ve başlayan inşaat faaliyetlerinin durdurulması istendi.

diyanete-tahsis-edilmisti-gozcu-baba-arazisinin-tahsisine-iptal-basvurusu.jpeg

Taşınmazın da Şahkulu Sultan Dergahı Mehmet Ali Hilmi Dedebaba vakfiyesi kapsamında kaldığı için kullanım şekillerinin de vakfiyesinde açıkça ifade edildiğinin belirtildiği dilekçede, Danıştay 10. Dairesi’nin kararları hatırlatıldı.

Vakfiyede yer alan kayıtların, vakıf kurma işlemi tamamlandıktan sonra vakfedeni, vakfı idare edenleri, vakıftan faydalanacakları, üçüncü kişileri ve devleti bağladığına dikkat çekilen dilekçede, vakfiye ile düzenlenen hususların hiçbir şekilde değiştirilemeyeceği, vakfedenin iradesine uygun şekilde kullanılmasının yasal zorunluluk olduğu vurgulandı.

"HUKUKA AYKIRI"​


Vakıf senedinin düzenlendiği tarihteki mevzuatın geçerli olduğunun ifade edildiği dilekçede, "Şahkulu Sultan Dergahı Mehmet Ali Hilmi Dedebaba vakfiyesinde açıkça ifade edilen bahse konu hayrat taşınmazın da vakfiyesi gereğince kullanılması gerekirken harici bilgilerimize göre vakfiyede yazılı olmayan şekilde kullanılabilmesi için vakıflar meclisinde karar alınmış ve tahsis edilmiştir. Şahkulu Sultan Dergahı Mehmet Ali Hilmi Dedebaba Vakfiyesi’ne açıkça aykırılık teşkil eden tahsis işlemi Danıştay ilamında ifade edilen vakıflar hukukunun temel ilkelerine açıkça aykırı olduğu gibi ulusal ve ulusal üstü hukuka da aykırıdır" denildi.

Dilekçede inşaat faaliyetlerinin ivedilikle durdurulması ve tahsisin iptali istenerek şu görüşlere yer verildi:

"Taşınmaz korunması gereken kültür varlığı vasfındadır, korunması gereken kültür varlığının olduğu şekliyle korunması gerektiği açık olup yapılan tahsis ve inşa faaliyetlerin kültür varlığına zarar vereceği izahtan varestedir. Hayrat taşınmazın
toplumun belirli bir kesimi için maneviyatı olduğu nazara alındığında yapılan tahsis ve inşai faaliyetlerle toplumun belirli bir kesiminin maneviyatına zarar verdiği açıktır."
 
Üst