- Katılım
- Ocak 16, 2025
- Mesajlar
- 285,306
- Tepkime puanı
- 0
Dış Haberler
Almanya’nın Münih kentinde bir araç, kalabalığın arasına daldı. Olayda 2’si ağır en az 28 kişi yaralandı. Göçmenlere yönelik ‘güvenlik’ tartışmalarının gölgesinde erken seçime gitmeye hazırlanan Almanya’da yaşanan son saldırının göçmen düşmanı AfD’nin elini daha da güçlendirmesi bekleniyor.
Bavyera eyaletinin başkenti Münih’te Birleşik Hizmet Sendikası’nın (ver.di) uyarı grevi kapsamında düzenlediği mitingde bir sürücünün aracını göstericilerin arasına sürmesi sonucu 1’i çocuk 2 kişi ağır olmak üzere en az 28 kişi yaralandı. Olayla ilgili Afgan uyruklu bir sığınmacının gözaltına alındığı bildirildi.
Yerel basında yer alan ve görgü tanıklarının ifadelerine dayandırılan haberlerde sürücünün aracını yayaların üzerine kasten sürdüğü belirtildi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Saldırı aynı zamanda, ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski dahil üst düzey isimlerin kritik uluslararası meselelerin ele alınacağı 61’inci Münih Güvenlik Konferansı’ndan saatler önce gerçekleşti. Kritik toplantı öncesi gerçekleşen olay güvenlik endişelerine neden oldu.
Bavyera İçişleri Bakanı Joachim Herrmann, gözaltına alınan sürücünün, 24 yaşında Afganistan asıllı bir sığınmacı olduğunu açıkladı. Herrmann, bu kişinin daha önce uyuşturucu ve hırsızlık gibi suçlardan sabıkasının olduğunu aktardı. Herrmann, saldırısının Münih Güvenlik Konferansı ile bir bağlantısı olduğundan şüphelenmediklerini kaydetti.
Yaralıların arasında çocukların da bulunduğunu ifade eden Münih Belediye Başkanı Dieter Reiter ise, “derin bir şok yaşadığını” belirterek “Düşüncelerim yaralılarla birlikte” diye konuştu. Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) partisinin lideri ve Bavyera eyaleti Başbakanı Markus Söder, olayın “muhtemelen bir saldırı olduğunu” söyledi. Yaralıların “belki de ölümle mücadele ettiğini” belirten Söder, bugün başlayacak Münih Güvenlik Konferansı nedeniyle kent merkezindeki polis varlığının yüksek olması sayesinde hızlı müdahalenin mümkün olduğunu belirtti. Bavyera Başbakanı, “Bu tarz saldırılar sonrasında kararlılığımız artıyor çünkü bu ilk vaka değil. Almanya’da hızlıca değişimler gerçekleştirmemiz gerekiyor” sözleriyle göç konusunda sert tedbirler alınacağı sinyalini verdi.
Almanya’daki saldırı, göç politikaları ve güvenlik konularının ana tartışma konusu olan federal seçimlere 10 gün kala gerçekleşti. Son aylarda gerçekleşen saldırılar göçmen düşmanı aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisini ikinci parti konumuna getirirken sandıktan birinci çıkması beklenen Hristiyan Birlik Partileri (CDU-CSU) da göç konusunu ana gündem maddesi haline getirmişti.
Geçen hafta CDU-CSU’nun başbakan adayı Friedrich Merz’in göç politikalarını sertleştirmeye yönelik önergeleri, aşırı sağcı AfD tarafından desteklendi. Merz, siyasi partilerin İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana aşırı sağ ile işbirliği yapmama geleneğini yıkmakla suçlanmıştı.
22 Ocak’ta Aschaffenburg kentinde Afgan kökenli bir göçmenin bıçaklı saldırısında, iki yaşındaki Fas kökenli bir çocuk ve çocukları korumaya çalışan 41 yaşındaki bir Alman hayatını kaybetmişti. Bu saldırı da ülke siyasetinde ve kamuoyunda büyük tepkilere yol açtı ve beraberinde sert güvenlik önlemleri çağrılarının yanı sıra sığınmacılarla ilgili tartışmaları artırdı.
20 Aralık’ta ise Magdeburg’da yaşanan bir başka saldırıda, Suudi Arabistan kökenli bir sığınmacı kentteki Noel pazarında arabasını kalabalığa sürerek, altı kişinin ölümüne ve 30’dan fazla kişinin yaralanmasına neden oldu.
Almanya’nın Münih kentinde bir araç, kalabalığın arasına daldı. Olayda 2’si ağır en az 28 kişi yaralandı. Göçmenlere yönelik ‘güvenlik’ tartışmalarının gölgesinde erken seçime gitmeye hazırlanan Almanya’da yaşanan son saldırının göçmen düşmanı AfD’nin elini daha da güçlendirmesi bekleniyor.
Bavyera eyaletinin başkenti Münih’te Birleşik Hizmet Sendikası’nın (ver.di) uyarı grevi kapsamında düzenlediği mitingde bir sürücünün aracını göstericilerin arasına sürmesi sonucu 1’i çocuk 2 kişi ağır olmak üzere en az 28 kişi yaralandı. Olayla ilgili Afgan uyruklu bir sığınmacının gözaltına alındığı bildirildi.
Yerel basında yer alan ve görgü tanıklarının ifadelerine dayandırılan haberlerde sürücünün aracını yayaların üzerine kasten sürdüğü belirtildi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
GÜVENLİK KONFERANSI YAKINLARINDA YAŞANDI
Saldırı aynı zamanda, ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski dahil üst düzey isimlerin kritik uluslararası meselelerin ele alınacağı 61’inci Münih Güvenlik Konferansı’ndan saatler önce gerçekleşti. Kritik toplantı öncesi gerçekleşen olay güvenlik endişelerine neden oldu.
Bavyera İçişleri Bakanı Joachim Herrmann, gözaltına alınan sürücünün, 24 yaşında Afganistan asıllı bir sığınmacı olduğunu açıkladı. Herrmann, bu kişinin daha önce uyuşturucu ve hırsızlık gibi suçlardan sabıkasının olduğunu aktardı. Herrmann, saldırısının Münih Güvenlik Konferansı ile bir bağlantısı olduğundan şüphelenmediklerini kaydetti.
Yaralıların arasında çocukların da bulunduğunu ifade eden Münih Belediye Başkanı Dieter Reiter ise, “derin bir şok yaşadığını” belirterek “Düşüncelerim yaralılarla birlikte” diye konuştu. Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) partisinin lideri ve Bavyera eyaleti Başbakanı Markus Söder, olayın “muhtemelen bir saldırı olduğunu” söyledi. Yaralıların “belki de ölümle mücadele ettiğini” belirten Söder, bugün başlayacak Münih Güvenlik Konferansı nedeniyle kent merkezindeki polis varlığının yüksek olması sayesinde hızlı müdahalenin mümkün olduğunu belirtti. Bavyera Başbakanı, “Bu tarz saldırılar sonrasında kararlılığımız artıyor çünkü bu ilk vaka değil. Almanya’da hızlıca değişimler gerçekleştirmemiz gerekiyor” sözleriyle göç konusunda sert tedbirler alınacağı sinyalini verdi.
GÖÇ VE GÜVENLİK ANA GÜNDEM
Almanya’daki saldırı, göç politikaları ve güvenlik konularının ana tartışma konusu olan federal seçimlere 10 gün kala gerçekleşti. Son aylarda gerçekleşen saldırılar göçmen düşmanı aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisini ikinci parti konumuna getirirken sandıktan birinci çıkması beklenen Hristiyan Birlik Partileri (CDU-CSU) da göç konusunu ana gündem maddesi haline getirmişti.
Geçen hafta CDU-CSU’nun başbakan adayı Friedrich Merz’in göç politikalarını sertleştirmeye yönelik önergeleri, aşırı sağcı AfD tarafından desteklendi. Merz, siyasi partilerin İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana aşırı sağ ile işbirliği yapmama geleneğini yıkmakla suçlanmıştı.
BENZER SALDIRILAR YAŞANMIŞTI
22 Ocak’ta Aschaffenburg kentinde Afgan kökenli bir göçmenin bıçaklı saldırısında, iki yaşındaki Fas kökenli bir çocuk ve çocukları korumaya çalışan 41 yaşındaki bir Alman hayatını kaybetmişti. Bu saldırı da ülke siyasetinde ve kamuoyunda büyük tepkilere yol açtı ve beraberinde sert güvenlik önlemleri çağrılarının yanı sıra sığınmacılarla ilgili tartışmaları artırdı.
20 Aralık’ta ise Magdeburg’da yaşanan bir başka saldırıda, Suudi Arabistan kökenli bir sığınmacı kentteki Noel pazarında arabasını kalabalığa sürerek, altı kişinin ölümüne ve 30’dan fazla kişinin yaralanmasına neden oldu.