Türkiye Yüzyılı için canla başla

Elizabet

Administrator
Yönetici
Katılım
Ocak 16, 2025
Mesajlar
288,389
Tepkime puanı
0
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Devlet idaresinde, milletimize ve ülkemize hizmet mücadelemizde yeni bir heyecanla çok daha güçlü bir şekilde tekrar yola koyuluyoruz” diye konuştu.

AK Parti 8. Olağan Kongresi, dün Ankara Spor Salonu’nda düzenlendi. Kongrenin başında 1 saat 10 dakika süren bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, güncel gelişmelere değinirken yeni dönemi ilişkin de ipuçları verdi.

9291087f-zu4gjcbpmhlcfakqgl03.jpeg


HİZMET EDEN İZZET BULUR​


1607 delegenin 1547’sinin oy kullandığı kongrede Erdoğan, tüm oyları alarak yeniden AK Parti Genel Başkanlığı’na seçildi. Ardından delegelere teşekkür konuşması yapan Erdoğan, millete hizmet mücadelesinin bir bayrak yarışı olduğunu dile getirdi. Enerjinin yenilendiği, birliğin ve beraberliğin perçinlendiği bir kongre maratonunun da sonuna gelindiğini söyleyen Erdoğan, “Bugünden itibaren parti çalışmalarımızda, devlet idaresinde, milletimize ve ülkemize hizmet mücadelemizde yeni bir heyecanla çok daha güçlü bir şekilde tekrar yola koyuluyoruz. Hizmet eden izzet bulur. Bu anlayışla tüm Türkiye’ye hizmet etmeyi sürdüreceğiz” diye konuştu.

SORUNLARIN ÇÖZÜM ADRESİYİZ​


Gelecek dönemde herkesin omuzlarındaki yükün daha da ağırlaştığını ifade eden Erdoğan şunları kaydetti: “Vatandaşlarımız muhalefetin içler acısı halini gördükçe yönünü bize dönüyor. Sorunlarının çözüm adresi olarak bizleri görüyor. Yaşadığı tüm zorluklara rağmen milletimiz geleceğini partimizde, bu harekette, Cumhur İttifakı’nda görüyor. Milletimizle birlikte kalbi bizimle çarpan yüz milyonlarca kardeşimiz de gözünü ve kulağını bize çevirmiş vaziyettedir. Bu umutları boşa çıkarma gibi bir hakkımızın olmadığını sizler de gayet iyi biliyorsunuz.”

BİZE DURMAK, DURAKSAMAK YOK​

23,5 yıldır ne Türkiye’ye ne de milletimize asla hayal kırıklığı yaşatmadık, bundan sonra da yaşatmayacağız. 23,5 yıldır milletimizin bize yüklediği emaneti yere düşürmedik, Allah’ın izniyle bundan sonra da düşürmeyeceğiz. Bize durmak yok, bize duraksamak yok, bize vazgeçmek yok. Bu kutlu yolculukta rehavete asla yer yoktur. Millete hizmet sevdamızı, ülkeye hizmet aşkımızı eksiltmeden, azimle, sabırla, kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz. Yola çıktığımız andaki heyecanla, yola çıktığımız günkü coşkuyla Türkiye Yüzyılı’nı inşa etmek için canla, başla koşturacağız. Hazreti Mevlana’dan ilhamla bulanmadan, donmadan akmaya devam edeceğiz.



Terör duvarını yıkıp atacağız​

  1. “Terörle siyaset, terörle demokrasi aynı anda bir arada bulunamaz” vurgusu yapan Erdoğan şöyle konuştu: “Bunun için ‘Ya terör ya demokrasi’ diyoruz, ‘Ya silah ya sivil siyaset’ diyoruz. Şunun bir defa altını kalın çizgilerle tekrar çizmek mecburiyetindeyim; Türk’e de Kürt’e de Sünni’ye de Alevi’ye de hiçbir faydası olmayan dış kaynaklı fitne ürünü bir literatür yığınıyla boğuşmaya vaktimiz yok. Terörün, şiddetin, silahın karanlık gölgesinin ülkemizin ve bölgemizin üzerinden tamamen çekileceği günler inşallah çok yakındır. Türkler, Kürtler, Araplar olarak hep beraber kenetlenecek, tam 40 yıldır evlatlarımızın kanı üzerinde yükselen terör duvarını yıkıp atacağız. Terör sorunu ortadan kalktıktan sonra demokrasiden kalkınmaya, kardeşlikten bölgesel entegrasyona yeni bir dönemin kapıları Allah’ın izniyle açılacaktır. Önümüzdeki fırsatları değerlendirerek, en iyisini ümit edip en kötüsüne hazır olarak, ‘Terörsüz Türkiye’ hedefimizi gerçekleştireceğiz. Ne yaparlarsa yapsınlar bunun önüne geçemeyecekler. Türkiye’yi, girdiği aydınlık yoldan geri çeviremeyecekler.”

c2e5a4e3-9jtb0s8zhpsu1uvsp7dxe.jpeg


Türkiye’yi ötekisizleştirdik​


Milletin kendilerine yüklediği emaneti bugüne kadar yere düşürmediklerini vurgulayan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Millete, milletin emanetine, milletin egemenliğine dönük, demokrasiye, hukuka dönük her türlü saldırıya göğsümüzü daima siper ettik. Hangi kökene, meşrebe, mezhebe, siyasi görüşe mensup olursa olsun, 85 milyonun devletin nazarında eşitlendiği, eşit görüldüğü, haklarının ve yükümlülüklerinin eşit olduğu bir sistemi ülkemizde inşa ettik. Büyük bir gururla ifade etmek isterim ki Türkiye’yi ‘ötekisiz’ hale getiren tek parti AK Parti’dir. Muhafazakarından Alevi’sine, Kürt’ünden Roman’ına, dünün Türkiye’sinde ne kadar ötelenen ve ötekileştirilen kesim varsa bugün hepsi de büyük ve güçlü Türkiye’nin ayrılmaz bir parçasıdır.”

Kayıt dışı siyaset dönemi kapandı​


İş dünyasında da önemli adımlar attıklarını anımsatan Erdoğan, sermayeyi Anadolu’ya yayarak, daha önce bir avuç İstanbul seçkininin inhisarında olan yatırımı, üretimi, istihdamı genişlettiklerini dile getirdi. Son tartışmaların, bazı hastalıkların devam ettiğini gösterdiğini ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “İmtiyazlarını kaybetmek istemeyenler, eski vesayetçi söylemlerle siyasete ve hükümete ayar vermeye çalışıyor. Batılı güçlerle kurdukları asimetrik ilişkilere güvenenler, Türkiye’nin değiştiğini, eski Türkiye’nin artık olmadığını kabullenemiyorlar. AK Parti döneminde sermayelerine sermaye katan iş dünyasının içindeki bir grup, kirli muhalefet anlayışını yeniden devreye alma çabasındadır. Geçmişte manşetler ve ellerindeki finans-kapital üzerinden siyasetçileri tehdit eden bu ekibin tek derdi, kayıplarını devlet hazinesinden yeniden tazmin etmektir. Kaos baronlarına diyoruz ki, bu devlet ve millet, sizin rüyalarınızı kabusa dönüştürme iradesine, gücüne, kudretine sahiptir. İşinizi düzgün yaptığınız sürece, ülkemize değer kattığınız, milletimize istihdam sağladığınız müddetçe hep yanınızda olduk, olmayı da sürdürürüz. Ancak eski kötü alışkanlıklarınızda ısrar ederseniz, biz de size buna göre muamele ederiz. Siyaset yapmak istiyorsanız, işte er meydanı. Ama ‘kayıt dışı siyaset’ yapma dönemi artık kapanmıştır. Yeni Türkiye’de kayıt dışı ekonomiye de kayıt dışı siyasete de yer yoktur. Unutmayın, Türkiye değişmiştir.”

103346fb-texodoefelwlp1n7ezi39.jpeg


Reform zamanı başlıyor​


İlhamlarını ve cesaretlerini ülkeye son 22 yılda kazandırdıkları devasa yatırımlardan aldıklarını belirterek, “Biz, muhalefet gibi lafla peynir gemisi yürütmenin çabasında değiliz. Milletimize olan minnet borcumuzu daha fazla çalışarak, daha fazla icraat yaparak, daha çok hizmet ederek ödemenin gayretindeyiz” ifadelerini kullandı. Bugüne kadar yaptıkları tüm hizmetleri özetleyen Erdoğan, “Enflasyondaki düşüş hızlanarak devam edecek. Enflasyon düştükçe alım gücü daha artacak, bunun olumlu etkisini de emeklimizden işçimize, memurumuzdan öğrencimize, 85 milyonun hepsi bizzat hissedecek, görecek, bundan istifade edecek. İnşallah biraz daha sabredecek ve hedeflerimize ulaşacağız” diye konuştu. Erdoğan, 22 yılı aşkın süredir iktidarda bulunan kadro olarak en büyük korkularının kendi statükolarına teslim olmak olduğuna dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu anlayışla ‘Türkiye Yüzyılı Reform Programı’nı’ hazırladık. Kapsamlı reform planımız sayesinde ülkemizin büyüme potansiyelini ve verimliliğini artıracağız. Dünya Bankası’nın üst orta gelir grubunda yer alan Türkiye, böylelikle yüksek gelirli ülkeler ligine yükselecektir. Ekonomik dönüşüm planıyla güçlü, sürdürülebilir ve kapsayıcı büyümenin temellerini sağlamlaştıracak yeni tedbirleri devreye alıyoruz. Gıda arz güvenliğini temin ederek, vatandaşlarımızın ucuz ve sağlıklı gıdaya erişiminin önündeki tüm engelleri ortadan kaldıracağız. Vergide adaleti ve etkinliği güçlendirmek amacıyla ‘çok kazanandan çok alma’ prensibi ile kamu gelirlerini artıracağız. Bir süredir hazırlığını yaptığımız sosyal konut projemizi artık hayata geçiriyoruz. Böylece kira ve konut fiyatlarını dengeye getireceğiz. Yükseköğretim sisteminde revizyona giderek üniversitelerimizin şehirlerimizle bütünleştiği, üretim süreçlerine aktif katıldığı yeni bir model tesis edeceğiz. Nüfus politikalarında yeni bir dönemi başlatıyoruz. Alarm veren nüfus artış hızımızı yükseltecek, demografik bünyemizi güçlendireceğiz.”

İsimler fani dava baki​


“Bizim ram olacağımız tek merci Türk milletidir” diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

Bizim içinde yaşamaktan şeref duyacağımız tek devlet Türkiyemizdir. Bizim okuyacağımız tek marş İstiklal Marşı’dır. Bizim dünyanın her bir köşesine taşımak için koşturacağımız tek ülkümüz adalettir, hakkaniyettir, insanlıktır. AK Parti kurulduğu günden bu yana 24 yıldır, kendini sürekli yenilemeyi, değiştirmeyi, geliştirmeyi, yükseltmeyi başaran bir siyasi teşekküldür. Gençler bu öyle bir sevdadır ki, burada isimler fanidir, baki olan tek şey davadır. Üye sayısıyla, dünyanın en büyük partileri sıralamasında ilk 5’te yer alan bir siyasi kuruluşuz. Bundan 4 ay önce, iktidardaki 22 yılımızı şanla, şerefle, dünya siyaset literatürüne geçen muazzam bir başarıyla tamamladık. Bu eşsiz başarıya, öyle çilingir sofralarında kadeh tokuşturarak, kaynağı belirsiz balya balya paralardan kuleler yaparak ulaşmadık. Bu tarihi başarıyı aziz milletimizin umutlarını, beklentilerini, hayallerini siyasete taşıyarak yakaladık. Önce davamızın gücünü ülkemizin gücü haline getirdik, sonra ülkemizin gücüyle bölgesinde ve dünyada lider bir Türkiye inşa ettik. Yola çıkarken kimse bize gül bahçesi vadetmemişti. Biz o gül bahçesini kendi ellerimizle adım adım kendimiz kurduk. Gençlerimizin özellikle şuraya dikkat etmesini istiyorum. Gençler, bakın, biz sadece seçimleri kazanarak değil, asıl gönülleri kazanarak 22 yıldır iktidardayız. Bu gerçeği hiçbir zaman unutmadık ve unutmayacağız.



Pazarlık masalarında kurulmadık​


Milletin çizdiği rotadan çıkmayacaklarını, milletle aynı istikamette omuz omuza yürümeye devam edeceklerini dile getiren Erdoğan, “Biz gökten zembille inmedik. Pazarlık masalarında kurulmadık. Siyaset ve toplum mühendisliğinin ürünü olarak sahneye çıkmadık. AK Parti’ye düşmanlık edenler başka örneklere bakıp, hep bu hareketin dağılmasını, yıkılmasını, sendelemesini, tökezlemesini beklediler. Bütün umutlarını AK Parti’nin zayıflamasına, AK kadroların yorulmasına bağlayanlar, dikkatinizi çekiyorum, 14 Ağustos 2001’den beri bekliyorlar. Daha çok bekleyecekler. Onları bekletmeye devam edeceğiz. Şeytanla nöbetleşe sürdürdükleri bu bekleyiş, inşallah ilanihaye aradığını bulamayacaktır” diye konuştu.

Toksik demokrasinin panzehiriyiz​


Bu ülkede sivil siyasetin yıllarca vesayetin gölgesi altında olduğunu anımsatan Erdoğan, Erdoğan, şöyle devam etti:

Muhalefetin seçim kazanmak için terör örgütleriyle, antidemokratik güç merkezleriyle iş birliği yapacak kadar gözünü karartması, ülkemizi ‘toksik demokrasi’ sorunuyla karşı karşıya getirmiştir. Sözde ittifak ve uzlaşı süreçleri, şeffaf olarak değil, kapalı kapılar ardında kurulan pazarlık masalarında yürütüldü. Gelinen noktada sunu çok net biçimde görebiliyoruz. Demokrasiyi, üzerine terör ve hırsızlık gölgesi düşürerek zehirleyen, iftirayı ve çarpıtmayı siyasal iletişimin merkezine yerleştiren, hakikatle ilişkisi her geçen gün daha da kopan bir muhalefet sorunumuz vardır. Ülkemizin ve milletimizin her meselesinin çözüm adresi gibi, bu toksik demokrasinin panzehiri de AK Parti ve Cumhur İttifakı’dır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, toksik demokrasinin önündeki en büyük engeldir.





Cumhurbaşkanı Erdoğan yeniden genel başkan seçildi

Cumhurbaşkanı Erdoğan eski Yunanistan Dışişleri Bakanı Avramopoulos'u kabul etti

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Macron Filistin'i görüştü: Sürgün planı kabul edilemez
 
Üst