- Katılım
- Ocak 16, 2025
- Mesajlar
- 283,803
- Tepkime puanı
- 0
Birleşmiş Milletler (BM) Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese, İsrail’in son dönemde Batı Şeria’daki Filistinlilere yönelik saldırılarını artırdığına ve Gazze’deki soykırım riskinin artık Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te de yaşanabileceğine dikkat çekti. Hollanda ziyareti sırasında Amsterdam’daki Dominicus Kilisesi’nde konuşan Albanese, "Gazze'deki soykırım eylemlerinin Batı Şeria'da da işlenme riski bulunuyor" diyerek uluslararası toplumu uyardı. BATI ŞERİA'DAKİ DURUM ENDİŞE VERİCİ Albanese, Batı Şeria’daki İsrail saldırılarına dair şu verileri paylaştı: "Ekim 2023 ile Ekim 2024 arasında Batı Şeria’da 830 Filistinli öldürüldü. Bir yıl içinde 300'den fazla Filistinli tutuklandı ve gözaltına alındı, birçoğu kötü muameleye maruz kaldı, bazıları işkenceye uğradı." Albanese, yerleşimcilerin cezasız kalan saldırılarının, Filistinlilere yönelik aşağılayıcı ve istismar edici uygulamaların arttığını vurguladı. "SOYKIRIM HEDEFİ TÜM FİLİSTİN HALKI" Albanese, soykırımın kapsamlı bir politika olduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi: "Soykırımı anlamak için bütüne bakmamız gerekiyor. Soykırım bir grubu hedef alır, nerede olduklarının önemi yoktur. İsrail'in Yahudi egemenliğini genişletmek istediği toprakların tamamında, Filistin halkının bütününe yönelik suçların ve eylemlerin toplamına bakmalıyız." Gazze'de önlenemeyen soykırımın şimdi Batı Şeria ve Doğu Kudüs'e de taşınmasının risk olarak belirginleştiğini vurgulayan Albanese, "Soykırım olduğu sonucuna varmasanız bile bunun bir önemi yok, soykırımı önleme yükümlülüğü var." şeklinde konuştu. UÇURUM İLE UMUT ARASINDA Albanese, Amsterdam Üniversitesi'nin organize ettiği etkinlikte yaptığı konuşmada ise Filistin'in hala bir sömürge cephesi olduğunu vurgulayarak, İsrail’in Batı Şeria ve Doğu Kudüs’teki yerleşimci politikalarının kolonyal ve sömürgeci bir projenin parçası olduğunu belirtti. "Uçurum ile umut arasındaki kavşaktayız." diyen Albanese, Gazze'de yaşananlar karşısında akademinin bir dönüşümden geçtiğini, akademik özgürlüklerin ve ifade özgürlüğünün öğrenci protestolarıyla yeniden sorgulanır hale geldiğini kaydetti. Diğer disiplinlerle birlikte uluslararası hukukun da kolonizasyondan geçtiğini ve kolonyal güçler tarafından şekillendirildiğini anlatan Albanese, "Elimizde yeterince kural ve kuruluş var, önemli olan bunu kullanarak soykırımı durdurmak." diye konuştu. Albanese, Uluslararası Adalet Divanının (UAD) Nikaragua'nın Almanya'ya karşı açtığı davada, uluslararası hukuk ihlallerinin ve soykırım sözleşmesi kapsamındaki suçların işlendiği bir devlete silah transferinin ihlal olabileceğini belirttiğini hatırlatarak, Avrupa'daki bazı STK'lerin kendi hükümetleri aleyhine yerel mahkemelerde açtığı davaların İsrail'e verdikleri destekle Filistinlilere karşı işlenen suçlara ortak olan hükümetlerin engellenmesi açısından çok önemli olduğunu vurguladı. "ZORLA YERİNDEN ETME, ABD'NİN RESMİ POLİTİKASI HALİNE GELDİ" Albanese, Trump'ın Gazze planıyla ilgili olarak, "Filistinlileri zorla yerinden etme ABD'nin fiili planıydı, şimdi ise resmi politikası haline geldi." şeklinde konuştu. Hollandalı siyasetçilerin kendisi hakkındaki karalama kampanyalarına ilişkin soruyu yanıtlayan Albanese, "Hakkımda belirtildiği kadar kötü biri olarak yarın parlamentoya gideceğim." dedi. HOLLANDA'DA ALBANESE ALEYHİNE BAŞLATILAN KARALAMA KAMPANYASI Hollanda'daki İsrail lobisinin önde gelen kuruluşlarından İsrail Bilgi ve Dokümantasyon Merkezi, Albanese'nin Hollanda Temsilciler Meclisi'ndeki konuşmasını engellemek için yoğun bir karalama kampanyası yürütüyor. Albanese'nin "antisemitik” olduğunu ileri süren İsrail lobisinin baskısı sonucu Hollanda Parlamentosu Dışişleri Komisyonu, BM Raportörü Albanese'ye yönelik daveti geri çekme kararı aldı. Albanese, tüm bu gelişmelere rağmen Hollanda ziyareti kapsamında üniversitelerde bir dizi kamuya açık konuşma gerçekleştirecek ve GroenLinks-PvdA parti ofisinde milletvekilleriyle bir araya gelecek. FİLİSTİN'DEN İSRAİL'İN GASBEDİLEN TOPRAKLARDAKİ FAALİYETLERİNİN DURDURULMASI ÇAĞRISI Öte yandan Filistin, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nden, İsrail'in Batı Şeria'daki yasa dışı yerleşim faaliyetlerini durdurmasını talep etti. Filistin Dışişleri Bakanlığı, uluslararası hukukun uygulanmasını talep ederek, İsrail'in artan saldırıları ve bu durumu durdurma konusundaki uluslararası toplumun sorumluluğunu vurguladı. Ayrıca, İsrail'in Beytüllahim'deki toprakları ele geçirerek yeni yerleşim birimleri inşa etmesi, Kudüs ile Beytülahim arasındaki bölünmeyi derinleştireceği belirtilerek kınandı. Filistin Kurtuluş Örgütü temsilcileri, bu projelerin, Batı Şeria'nın coğrafi sürekliliğini tehdit ettiğini ifade ettiler.