- Katılım
- Ocak 16, 2025
- Mesajlar
- 330,476
- Tepkime puanı
- 0
AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'de düzenlenen iftar programında polis, jandarma, sahil güvenlik personeli ve korucularla bir araya geldi.
Dünyanın tarihi bir yeniden yapılanma sürecine girdiğini söyleyen Erdoğan, Türkiye'nin de buna dair gelişmelerden etkilendiğini ifade ederek, "Hadiseleri tribünden seyretme lüksüne sahip değiliz" dedi.
Erdoğan, Alp Arslan ve Selahattin Eyyubi'ye atıfta bulunarak MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin çağrısıyla başlayan ve PKK lideri Abdullah Öcalan'ın örgüte silah bırakma çağrısıyla devam eden sürecin "bölgesel etkilerine" işaret etti.
Erdoğan, "Terörsüz Türkiye hedefine hiç olmadığı kadar yakınız" yorumunda bulundu.
Türkiye'nin küresel gelişmelerin merkezinde yer aldığını belirten Erdoğan, "Küresel güç rekabeti bölgemizde cereyan ettiği için Türkiye olarak biz de her türlü gelişmeden doğrudan etkileniyoruz. Hadiseleri tribünden seyretme lüksüne sahip değiliz. Her türlü senaryoya karşı hazırlıklı olmak, bölgemizdeki olayları ülkemiz lehine olacak şekilde yönetmek, yönlendirmek mecburiyetindeyiz" dedi.
Erdoğan, bu doğrultuda "Suriye'de 13,5 sene boyunca bedel ödeme pahasına doğru olanı, ahlaki ve vicdani olanı yaptık" iddiasında bulunarak, "Peki sonuçta ne oldu? Irkçılık yapanlar kaybetti. Mazlumları otobüslere doldurup terör örgütlerine ve eli kanlı zalimlere göndermek isteyenler kaybetti. 8 Aralık'ta Suriye halkı 61 yıllık karanlığın ardından zalim rejimi devirdi ve özgürlüğüne kavuştu" diye konuştu.
Beşar Esad yönetiminin düşmesinden bu yana 133 bin göçmenin Suriye'ye döndüğünü söyleyen Erdoğan, "Suriye'de düzen ve istikrar güçlendikçe inşallah bu sayı daha da artacak. Daha önce de dikkat çektiğim gibi kimseyi zorlamıyoruz. Ama dönmek isteyen kardeşlerimize de gereken kolaylığı sağlayacağız" ifadelerini kullandı.
İsrail'le aylarca devam eden ticarete ve Azeri petrolünün hala Türkiye üzerinden İsrail'e ulaşmasına karşın Erdoğan benzer bir durumun Gazze'de de yaşandığını öne sürdü:
"Gazze'de 471 gün süren soykırım ve katliamda küresel siyonist lobinin tüm baskılarına rağmen, kardeşlerimize cesaretle sahip çıktık. Neticede Gazze'deki insanlık sınavını, alnının akıyla veren birkaç ülkeden biri elhamdülillah Türkiye oldu. Bugün pek çok ülke Filistin halkının yüzüne dahi bakamazken, biz Gazzeli kardeşlerimizin samimi dualarına mazhar oluyoruz."
Erdoğan, Rusya-Ukrayna savaşında "herkesin savaşa odun taşırken Türkiye'nin barışın tarafında yer aldığını" söyledi. Hükümetin dengeli bir politika uyguladığını söyleyen AKP'li Cumhurbaşkanı, "İster rakibimiz isterse dostumuz olsun hemen herkes Türkiye'nin çok kritik zamanlarda çok doğru ve öngörülü hamleler yaptığını ifade ediyor. Türkiye'nin menfaatleri neyi gerektiriyorsa onu kararlılıkla uyguladık" dedi.
İktidarın sadece dış politikada değil, iç siyasette de başarılı olduğunu savunan Erdoğan, yine Haziran Direnişi'ni hedef alarak şu şöyle konuştu:
"Vesayetin ve bürokratik oligarşinin geriletilmesinden terörün her türlüsüne karşı verdiğimiz mücadeleye, milli iradenin güçlendirilmesinden temel hak ve hürriyetlerle ilgili attığımız adımlara kadar her alanda doğru olanı yapmanın derdinde oldu. Gezi olaylarında, 17-25 Aralık emniyet-yargı darbe girişiminde, 15 Temmuz kanlı darbe teşebbüsünde, doğrudan istiklalimizi hedef alan daha nice hain saldırıda ülkemizdeki bazı çevrelerin nerelere savrulduğunu hiçbirimiz unutmadık ve unutmuyoruz. Elini vicdanına koyan herkes şunu kabul etmektedir: Türkiye maruz kaldığı onca ihanete ve saldırıya rağmen bugün güvenlik noktasında herhangi bir zafiyet yaşamıyorsa bunun sebebi vaktinde atılan ileri görüşlü adımlarımızdır."
Erdoğan, "Güvenlik güçlerimizin yıl boyu süren operasyonları sayesinde sınırlarımız içindeki terör tehdidi hamdolsun bitme noktasına geldi" dedi ve "sınır ötesi operasyonlar başta olmak üzere terörle mücadele pratiklerinin eleştirildiğini hatta sabote edilmek istendiğini" söyledi.
Sürece atıfta bulunan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bakın burada şunu büyük bir memnuniyetle ifade etmek durumundayım. Bugün terörsüz Türkiye hedefini tüm boyutlarıyla gerçekleştirme noktasında daha güçlü, daha kararlı, daha avantajlı bir konumdayız. 40 yıldır milletimizin kanını, canını ve kaynaklarını sömüren bir beladan kalıcı ve kati olarak kurtulmaya hiç olmadığı kadar yakınız. Milletine karşı sorumluluk duygusu taşıyan bir siyasetçinin, böyle bir fırsata sırtını dönmesi düşünülemez. Avantajımızı 85 milyonun tamamının hayrına olacak bir sonucun çıkmasını en iyi şekilde değerlendirmekle mükellefiz."
Erdoğan "kişisel hesaplar peşinde olmadıklarını" öne sürerek, "Biz sadece ve sadece milletin istikbalini düşünüyoruz. Türkiye için en doğrusunu, en isabetlisini yapmanın derdindeyiz. Amacımız hiçbir güvenlik görevlimizin, hiçbir evladımızın burnunun dahi kanamayacağı kalıcı bir güven iklimini içeride ve dışarıda tesis etmektir. Gayemiz Türkiye Yüzyılını bölgemizde barışın, kardeşliğin, dayanışmanın yüzyılı haline getirmektir" diye konuştu.
Bölge ve dünyanın tarihi bir yeniden yapılanma sürecinde olduğunu söyleyen Erdoğan, Türkiye'nin de bu süreçte çok dikkatli davranması gerektiğini ifade etti ve "Soykırım şebekesinin yeni haritalarla bölgemizi bölme niyetlerini ilan ettiği günlerde, bizim de politikalarımızı buna göre belirlememiz icap ediyor" dedi.
Erdoğan, "Bir asır önce oynanan oyunun tekrarına izin verirsek ne atalarımız ne de gelecek nesiller bizi affeder. Sultan Alparslan'ın ve Selahattin Eyyubi'nin torunları olarak, gönül gönüle verecek, siyonistlerin bölgemizde yeni ameliyatlar yapmalarına Allah'ın izniyle müsaade etmeyeceğiz" şeklinde konuştu.
Erdoğan, sözlerini "Şu gerçeği de söylemekte fayda görüyorum: Bin yıllık kardeşliğimizin arasına örülen terör duvarını yıkıp attığımızda demokraside, özgürlüklerde, refahta, bölgesel kalkınmada daha hızlı yol alma imkanını elde edeceğiz. Elbette bu süreçte asayiş ve güvenlik noktasında hassasiyeti, teyakkuzu elden bırakmayacağız" ifadeleriyle noktaladı.
Dünyanın tarihi bir yeniden yapılanma sürecine girdiğini söyleyen Erdoğan, Türkiye'nin de buna dair gelişmelerden etkilendiğini ifade ederek, "Hadiseleri tribünden seyretme lüksüne sahip değiliz" dedi.
Erdoğan, Alp Arslan ve Selahattin Eyyubi'ye atıfta bulunarak MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin çağrısıyla başlayan ve PKK lideri Abdullah Öcalan'ın örgüte silah bırakma çağrısıyla devam eden sürecin "bölgesel etkilerine" işaret etti.
Erdoğan, "Terörsüz Türkiye hedefine hiç olmadığı kadar yakınız" yorumunda bulundu.
'Hadiseleri tribünden seyretme lüksüne sahip değiliz'
Türkiye'nin küresel gelişmelerin merkezinde yer aldığını belirten Erdoğan, "Küresel güç rekabeti bölgemizde cereyan ettiği için Türkiye olarak biz de her türlü gelişmeden doğrudan etkileniyoruz. Hadiseleri tribünden seyretme lüksüne sahip değiliz. Her türlü senaryoya karşı hazırlıklı olmak, bölgemizdeki olayları ülkemiz lehine olacak şekilde yönetmek, yönlendirmek mecburiyetindeyiz" dedi.
Erdoğan, bu doğrultuda "Suriye'de 13,5 sene boyunca bedel ödeme pahasına doğru olanı, ahlaki ve vicdani olanı yaptık" iddiasında bulunarak, "Peki sonuçta ne oldu? Irkçılık yapanlar kaybetti. Mazlumları otobüslere doldurup terör örgütlerine ve eli kanlı zalimlere göndermek isteyenler kaybetti. 8 Aralık'ta Suriye halkı 61 yıllık karanlığın ardından zalim rejimi devirdi ve özgürlüğüne kavuştu" diye konuştu.
Beşar Esad yönetiminin düşmesinden bu yana 133 bin göçmenin Suriye'ye döndüğünü söyleyen Erdoğan, "Suriye'de düzen ve istikrar güçlendikçe inşallah bu sayı daha da artacak. Daha önce de dikkat çektiğim gibi kimseyi zorlamıyoruz. Ama dönmek isteyen kardeşlerimize de gereken kolaylığı sağlayacağız" ifadelerini kullandı.
'Herkes Türkiye'nin çok doğru ve öngörülü hamleler yaptığını ifade ediyor'
İsrail'le aylarca devam eden ticarete ve Azeri petrolünün hala Türkiye üzerinden İsrail'e ulaşmasına karşın Erdoğan benzer bir durumun Gazze'de de yaşandığını öne sürdü:
"Gazze'de 471 gün süren soykırım ve katliamda küresel siyonist lobinin tüm baskılarına rağmen, kardeşlerimize cesaretle sahip çıktık. Neticede Gazze'deki insanlık sınavını, alnının akıyla veren birkaç ülkeden biri elhamdülillah Türkiye oldu. Bugün pek çok ülke Filistin halkının yüzüne dahi bakamazken, biz Gazzeli kardeşlerimizin samimi dualarına mazhar oluyoruz."
Erdoğan, Rusya-Ukrayna savaşında "herkesin savaşa odun taşırken Türkiye'nin barışın tarafında yer aldığını" söyledi. Hükümetin dengeli bir politika uyguladığını söyleyen AKP'li Cumhurbaşkanı, "İster rakibimiz isterse dostumuz olsun hemen herkes Türkiye'nin çok kritik zamanlarda çok doğru ve öngörülü hamleler yaptığını ifade ediyor. Türkiye'nin menfaatleri neyi gerektiriyorsa onu kararlılıkla uyguladık" dedi.
Yine Haziran Direnişi'ni hedef aldı
İktidarın sadece dış politikada değil, iç siyasette de başarılı olduğunu savunan Erdoğan, yine Haziran Direnişi'ni hedef alarak şu şöyle konuştu:
"Vesayetin ve bürokratik oligarşinin geriletilmesinden terörün her türlüsüne karşı verdiğimiz mücadeleye, milli iradenin güçlendirilmesinden temel hak ve hürriyetlerle ilgili attığımız adımlara kadar her alanda doğru olanı yapmanın derdinde oldu. Gezi olaylarında, 17-25 Aralık emniyet-yargı darbe girişiminde, 15 Temmuz kanlı darbe teşebbüsünde, doğrudan istiklalimizi hedef alan daha nice hain saldırıda ülkemizdeki bazı çevrelerin nerelere savrulduğunu hiçbirimiz unutmadık ve unutmuyoruz. Elini vicdanına koyan herkes şunu kabul etmektedir: Türkiye maruz kaldığı onca ihanete ve saldırıya rağmen bugün güvenlik noktasında herhangi bir zafiyet yaşamıyorsa bunun sebebi vaktinde atılan ileri görüşlü adımlarımızdır."
'Terörsüz Türkiye hedefine hiç olmadığı kadar yakınız'
Erdoğan, "Güvenlik güçlerimizin yıl boyu süren operasyonları sayesinde sınırlarımız içindeki terör tehdidi hamdolsun bitme noktasına geldi" dedi ve "sınır ötesi operasyonlar başta olmak üzere terörle mücadele pratiklerinin eleştirildiğini hatta sabote edilmek istendiğini" söyledi.
Sürece atıfta bulunan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bakın burada şunu büyük bir memnuniyetle ifade etmek durumundayım. Bugün terörsüz Türkiye hedefini tüm boyutlarıyla gerçekleştirme noktasında daha güçlü, daha kararlı, daha avantajlı bir konumdayız. 40 yıldır milletimizin kanını, canını ve kaynaklarını sömüren bir beladan kalıcı ve kati olarak kurtulmaya hiç olmadığı kadar yakınız. Milletine karşı sorumluluk duygusu taşıyan bir siyasetçinin, böyle bir fırsata sırtını dönmesi düşünülemez. Avantajımızı 85 milyonun tamamının hayrına olacak bir sonucun çıkmasını en iyi şekilde değerlendirmekle mükellefiz."
Erdoğan "kişisel hesaplar peşinde olmadıklarını" öne sürerek, "Biz sadece ve sadece milletin istikbalini düşünüyoruz. Türkiye için en doğrusunu, en isabetlisini yapmanın derdindeyiz. Amacımız hiçbir güvenlik görevlimizin, hiçbir evladımızın burnunun dahi kanamayacağı kalıcı bir güven iklimini içeride ve dışarıda tesis etmektir. Gayemiz Türkiye Yüzyılını bölgemizde barışın, kardeşliğin, dayanışmanın yüzyılı haline getirmektir" diye konuştu.
'Sultan Alparslan'ın ve Selahattin Eyyubi'nin torunları olarak...'
Bölge ve dünyanın tarihi bir yeniden yapılanma sürecinde olduğunu söyleyen Erdoğan, Türkiye'nin de bu süreçte çok dikkatli davranması gerektiğini ifade etti ve "Soykırım şebekesinin yeni haritalarla bölgemizi bölme niyetlerini ilan ettiği günlerde, bizim de politikalarımızı buna göre belirlememiz icap ediyor" dedi.
Erdoğan, "Bir asır önce oynanan oyunun tekrarına izin verirsek ne atalarımız ne de gelecek nesiller bizi affeder. Sultan Alparslan'ın ve Selahattin Eyyubi'nin torunları olarak, gönül gönüle verecek, siyonistlerin bölgemizde yeni ameliyatlar yapmalarına Allah'ın izniyle müsaade etmeyeceğiz" şeklinde konuştu.
Erdoğan, sözlerini "Şu gerçeği de söylemekte fayda görüyorum: Bin yıllık kardeşliğimizin arasına örülen terör duvarını yıkıp attığımızda demokraside, özgürlüklerde, refahta, bölgesel kalkınmada daha hızlı yol alma imkanını elde edeceğiz. Elbette bu süreçte asayiş ve güvenlik noktasında hassasiyeti, teyakkuzu elden bırakmayacağız" ifadeleriyle noktaladı.