- Katılım
- Ocak 16, 2025
- Mesajlar
- 337,802
- Tepkime puanı
- 0
HABER MERKEZİ
Bursa'da sokak hayvanlarının toplatılması yasasına karşı bir araya gelen yaşam savunucuları, Kent Meydanı'nda bir eylem yaptı. Kanunun katliama neden olacağını vurgulayan yaşam savunucuları "tüm kamuoyunu duyarlı olmaya ve bu hukuksuzluğa karşı ses yükseltmeye çağırıyoruz" dedi.
Bursa Barosu, Bursa Kent Konseyi, Osmangazi, Mudanya ve Nilüfer Kent Konseyi Hayvan Hakları Komisyonları üyeleri bugün Bursa Kent Meydanı'nda sokak hayvanlarının toplatılma kararına karşı protesto eylemi yaptı.
Eylemde "Tercih yapmak zorunda değiliz, çocukların da hayvanların da yaşamı değerlidir", "Bizi sığdıramayacak kadar küçük mü kalbiniz", "Gerçekleri gizlemeyin" yazılı döviz ve pankartlar açıldı.
Topluluk adına açıklamayı Bursa Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı Ülker Şahverdi okudu. Şahverdi, ülkemizde 2004 yılında yürürlüğe giren 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nun, "yakala, kısırlaştır, aşıla, yerine bırak" prensibini esas alarak sahipsiz hayvanların popülasyonunu insani yöntemlerle kontrol altına almayı hedeflediğini anımsatarak "Ancak Ağustos 2024’te 7527 sayılı "Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" ile bu temel prensip ortadan kaldırılmış ve yerine 'yakala, kısırlaştır, tut, sahiplendir' şeklinde gerçekçi olmayan bir uygulama getirilmiştir. Ortadan kaldırılmasını istediğimiz bu kanun ile kanundan daha beter maddeler içeren yönetmelik düzenlemesi, uygulamada birçok belirsizlik ve çelişki barındırmakla birlikte katliamlara neden olacaktır" dedi.
Ülkedeki barınak sayılarının yetersizliğine dikkat çeken Şahverdi, şöyle devam etti:
Bursa'da sokak hayvanlarının toplatılması yasasına karşı bir araya gelen yaşam savunucuları, Kent Meydanı'nda bir eylem yaptı. Kanunun katliama neden olacağını vurgulayan yaşam savunucuları "tüm kamuoyunu duyarlı olmaya ve bu hukuksuzluğa karşı ses yükseltmeye çağırıyoruz" dedi.
Bursa Barosu, Bursa Kent Konseyi, Osmangazi, Mudanya ve Nilüfer Kent Konseyi Hayvan Hakları Komisyonları üyeleri bugün Bursa Kent Meydanı'nda sokak hayvanlarının toplatılma kararına karşı protesto eylemi yaptı.
Eylemde "Tercih yapmak zorunda değiliz, çocukların da hayvanların da yaşamı değerlidir", "Bizi sığdıramayacak kadar küçük mü kalbiniz", "Gerçekleri gizlemeyin" yazılı döviz ve pankartlar açıldı.
Topluluk adına açıklamayı Bursa Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı Ülker Şahverdi okudu. Şahverdi, ülkemizde 2004 yılında yürürlüğe giren 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nun, "yakala, kısırlaştır, aşıla, yerine bırak" prensibini esas alarak sahipsiz hayvanların popülasyonunu insani yöntemlerle kontrol altına almayı hedeflediğini anımsatarak "Ancak Ağustos 2024’te 7527 sayılı "Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" ile bu temel prensip ortadan kaldırılmış ve yerine 'yakala, kısırlaştır, tut, sahiplendir' şeklinde gerçekçi olmayan bir uygulama getirilmiştir. Ortadan kaldırılmasını istediğimiz bu kanun ile kanundan daha beter maddeler içeren yönetmelik düzenlemesi, uygulamada birçok belirsizlik ve çelişki barındırmakla birlikte katliamlara neden olacaktır" dedi.
355 BARINAK VAR
Ülkedeki barınak sayılarının yetersizliğine dikkat çeken Şahverdi, şöyle devam etti:
"Kapasitesi yalnızca 105 bin olan 355 barınak bulunurken, sokaklarda halen en az 2 milyon sahipsiz köpek yaşadığı bilinmektedir. Bizler, sahipsiz sokak hayvanı sorununun çözümü adına tüm ülkede kapsamlı bir kısırlaştırma politikası uygulanmasını ve sahiplendirme seferberliğini beklerken, yeni yasa gereği tüm sahipsiz hayvanların bakımevlerinde hayatları boyunca hapsedilmesi öngörülmüştür. Daha önce de defalarca getirilen ancak son günü sürekli uzatılan, nüfusu 25 binin üzerinde olan tüm belediyelerin bakımevi yapma zorunluluğu bulunmakta ise de bugüne dek bu zorunluluğu yerine getirebilen belediye sayısı oldukça azdır. Kaldı ki barınak kapasiteleri göz önüne alındığında, sokaklarda sahipsiz köpek kalmamalı talimatı sonrası, barınağı olmayan veya dolu olan yerlerde köpeklerin akıbetinin ne olacağı sorusunu doğurmaktadır. Yeni yasal düzenlemeler ile sahiplendirme teşvik ediliyor gibi yansıtılmaktaysa da aslında mevcut düzenlemeler ile hayvan sahiplenmek daha da zorlaştırılmakta, komşuların izni, sahiplenme sayı sınırlaması gibi bir çok madde, hayvan sahiplenmek isteyenleri olumsuz etkilemektedir. Bu şartlar altında sahiplendirme teşvik edilmemekte, adeta engellenmektedir. Son yıllarda basının hayvanlarla ilgili haberlerinde taraflı ve düşmanca bir dil kullanıldığı açıkça görülmektedir. Yakın zamanda, baktığı köpeklerine belediye tarafından el konulduğunda geri almak isteyen 82 yaşındaki Necla Teyze olarak bilinen Ülker Güleryüz, sosyal medyada hedef gösterilmesinin ardından, kaldığı barakada çıkan yangında hayvanlarıyla birlikte hayatını şüpheli bir şekilde kaybetmiştir. Ayrıca geçtiğimiz hafta Konya’da gerçekleşen ve sokak köpeklerinin saldırısı sonrası olduğu iddia edilen Rana bebeğin ölümü de, olayın üstünün örtülmeye çalışılması, ortada bir istismar olup olmadığı sorgulanmadan örtülmeye çalışılmıştır.
Bu gibi gerçek olup olmadığı şüpheli bahaneler ile yüzlerce köpeğin yol ortasında kurşunlanarak öldürülmesi, belki de binlercesinin gözden uzak yerlerde katledilmesi büyük bir vahşete neden olmaktadır. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın açıklamasına göre, büyükşehirlerin il ve ilçe belediyeleri ile İl Özel İdareleri’nin yaptıkları uygulamaları denetlemek üzere 39 mülkiye başmüfettişi görevlendirilmiştir. Ancak sahipsiz hayvanların korunması için ayrılan bütçenin yetersizliği ortadayken, belediyelerden nasıl bir çözüm beklenmektedir? Henüz barınak yapmamış veya yeterli kapasitesi olmayan belediyelerin hayvanları toplaması açık bir suçtur. Bu kararı verenler ve uygulayanlar, hukuki ve cezai sorumluluk altına girmektedir. Tüm yetkilileri hukuka uygun hareket etmeye davet ediyor, hayvan haklarını ihlal eden kararların iptali için herkesi dilekçe vermeye ve hukuki girişimlerde bulunmaya çağırıyoruz! Hayvan Hakları Savunucuları olarak, tüm kamuoyunu duyarlı olmaya ve bu hukuksuzluğa karşı ses yükseltmeye çağırıyoruz!"